Memleketimde ahşap evimde olup sobamın içinden patatesimi ya da üstünde kestanemi pişirip dışarıda ki yağmuru izlemeyi çok isterdim memleketim rize penceremden o eşsiz güzelliği izlemek isterdim.. Tahmin edebilirsiniz sizde oranın güzelliklerini birbirinin içinden doğan dağları yeşilleri..
Evde olmayı severim 4abii ki. Kek ya da kurabiye gibi atıştırmalıklardandır yapıp yanına bir çay demlemek, film izlemek ya da hoş bir şeyler okumak keyifli olur.
Yağmurlu günlerde ne yapmayı seversiniz sorusuna duygusal açıdan bakarak cevap vermek istiyorum. Yağmurlu havalarda işte ya da okulda değilsem yağmurda yürümeyi tercih ederim. Kulaklıķlarımı takıp en sevdiğim müziği açarak, ellerim ceplerimde yalnız başıma yürürüm. Terapiste bile gerek yok. Canım mı sıkkın, çıkarım yağmurda yürürüm. Düşünceleri bırakırım havaya, yağan berekete karışır toprak olurlar. Üzerine basar geçerim. Evde olmak istiyorsam da en sevdiğim köşeme oturur ya kitap,dergi ya da film,dizi izlerim. Sessizlik en güzel ilaçtır. Aşırı hassas insanların mutlaka bir arka bahçesi olur. Ara sıra kendi köşesine çekilip sessizleşir (ki bu en iyi ilaçtır). Yağmurlu havalara eğer çatısı akan evler, sokak hayvanlarının üşümesi olarak bakmayacaksak, yağmur en güzel terapidir. Havanın kapalı olmasından dolayı içimizi kasvetle doldurmak yerine biraz da güzel taraflarını görmek insana iyi gelir. Ben genel olarak bunları yapardım.
Aradığın bilgi, eğlence ve arkadaşlar burada.