Absürd değil güzel bi durum aslında ama her herkes yaşamamıştır 1 hafta boyunca 1 evde hocalarımız ve sınıfımızdakilerle kaldık
Öküz gibi çalışıp yaptığım ödevden 70 almak ve hiçbir şey yapmadan 80 alan başkası hayata karşı gittiğim an oldu bunlar yüzüne ne yapsam da boş.
Yerime imza attırdım hoca farketti arkamdan salladı salladı sonrada ismimi listeden sildi disipline verip soruşturma açtı ve gerçekten bununla uğraştı
Böyle bir durum olmadı. Genelde uyumlu bir öğrenci oldum sanırım.
Ben hocalarımı çok severdim onlar da beni çok severdi. Sürekli taktir edip onur öğrencisi seçerlerdi hatta. Derslerimde de başarılıydım hiçbiri ile bir sorunum olmadı. Ama üniversiteye geçince bir doçente gıcık oldum ki sorma gitsin. Adam hakkımı yiyip erasmus ile göndermedi beni. En yüksek sınav puanını ben aldığım halde sınıfta benden başka herkes gitti herhalde. Neymiş diploma puanım 2.49 muş 2.50 olmalıymış. Komedi. Erasmus sınavında 15 alan bile gitmişti Malta'ya. Hatırladıkça hala sinirleniyorum saygıdeğer hocamıza.
Bana ders veriyorken yüksek puan vermesi, dersi bıraktıktan sonra düşük vermesi yaşadığım en tuhaf durumdu. Zaten derse de neden gitmek zorunda bırakıldım, bilmiyorum.
Sürekli disipline gitmek
Kar yağdığından ve çok az kişinin gelmeyip hocanın deftere öğrenci yokluğundan ders işlenemedi yazması.Değişik bir olaydı.
Bir gün edebiyat öğretmenimiz olan Kadriye hoca bankamatiğin icinde para cekiyormus bende öğle arasi o bankamatigin yanına dikilip arkam dönük sigara içerdim ve göz göze geldik çok kızarmıştim utanctan.
Muhasebe hocamla bir türlü anlaşamadık. Ben onu hiç anlamadım. Sevemedim ve bu yüzden muhasebe dersini 4 sene boyunca veremedim. Çok sıkıcı bir durumdu benim için.
Okul hocaları ile yaşadığım en absürd olay beni sevmeyen coğrafya hocanın lise ikide iken cüzdanımda prezervatif bulmaya çalışması idi. Bir insan özellikle aramada nrdrn okulda cüzdanını arar ki. Aklıma bile gelmedi o an sonradan fark ettim oh canıma değsin rezil oldu.bulamadı da.
Lisedeyken kızlar su savaşı yapıyordu bende hiç halim yoktu kendimi ıslatmamak için akıllı akıllı durdum mescite doğru gidiyordum ki hocam elinde ufak su balonuyla kafama fırlattı balonu demek kaçıyorsun oyuna devam demişti herkes balonunu bana atmıştı çok matrak ama çok sevdiğim bir hocamdı :)
Ben korkarım öğretmenlerden hiç bişey yapmadım.
hiç hatırlamıyorum ben ama kesin sacma seyler olmustur
İlkokul üçe giderken çamlıca gazozun kapağını açmıştım şişenin ağzını elimle kapatmıştım sallayıp sallayıp birden bırakmıştım tüm gazoz öğretmene gitmişti iyi dayak yemiştim :D
Lise zamanımda kadın mutfak hocam vardı bir tane. Erkek arkadaşımla aynı sınıftaydık ve sevgili olmadan önce hocamız ikimizi de çok severdi. İlişkiye başladığımızı öğrendikten sonra bizimle konuşmamaya başlamıştı. Suratımıza bakmazdı, her fırsatta kızardı, derste parmak kaldırdığımız da bile söz hakkı vermezdi bize. Sürekli ayırmaya çalışırdı hatta, okul döneminde olamaz böyle bir durum diye. Liseden mezun olalı 4 sene oldu şimdi zaman zaman yolda falan karşılaştığımız da nişanı yapmışsınız hayırlı olsun, düğüne muhakkak çağırın der.Sadece okul dönemim de değil hayatım boyunca yaşadığım en absürt olay budur benim.
Okul zamanında bir arkadaşımla okuldan kaçmıştık 3 saat dönmemiştik Tabii döndüğümüzde öğretmenimiz bizi kapıda karşıladı iyi güzel de ikimize de birer tokat attı hak etmiştik yani bir şey diyemedik kuzu kuzu ders başına gittik.
Valla en çok fizikçi ile matematikçi yi sinirlendirip dersi kaynatmaya bayılırdık resmen çünkü ikiside 60 yaşlarında ve emekli olmamışlar bir takıntı görünce ciddi derecede ders kaynıyordu mesela fizikçi bir cümleyi 5 kez tekrarlayıp aşırı bağırabiliyordu mükemmel bir keyifdi bence onun dışında sorun yaşadığımız kimse yoktu valla
Bizim bir kimya hocamız vardı. Genellikle, biz ona ayyaş derdik sınıftaki arkadaşlardan biri hocanın cep telefon numarasını biliyor sanırım.. Dersteyken, hocaya sürekli ararlar da hoca da sınıftan çıkmak zorunda kalırdı. Telefona bakabilmek için bu şekilde ders kaynatırdık.
Lisedeki beden hocamız çok iyiydi bizim dönemde telefon kullanmak yasak dï okulda haftada bir ya da iki haftada bir muhakkak kontrol yapılırdı. Tabii hangi gün yapılacağını bilmezdik beden hocamız önceden öğrenir koşar gelir bize söyler di telefonları bizden alır saklar okul çıkışı tekrar verirdi.
ben kendi halimde birisiyim hocaları takmas hocalırın verdigi görevleri yapan birisiydim
Çok sessiz ve sakin bir okul hayatım olduğu için hocalarla herhangi bir olayım geçmedi maalesef
Kişisel bir durumum olmadı genelde uyumlu idim.
Günlerden 1 nisan. Lisedeyim. O zamanlar en çalışkan sınıf bizim sınıf falan. En tembelinden biri tabi ki bendim. En düşük not 70-75 civarı ilerliyorduk. Ders dışında her şeyi düşünüyorduk. Nihayet karar verdik koku bombası aldık 5-6 tane. Cuma günüydü hiç unutmam. Son tenefüs İstiklal Marşı okuyup derse geri dönerdik. Ders de sıkıcı derslerden biriydi. Haftanın son günü son dersi zulümdü hepimize. Sonra koku bombaları geldi. Herkes İstiklal Marşı okumak için bahçede sıraya girerken biz 4-5 kişi başladık bunları patlatmaya. Sınıfımıza 2 tane yeterli geldi. Eee elde kaldı 4 kadar. Onların da ikisini koridora, diğer 2sini de üst kata koyup patlattık. Sonra da koşa koşa sıraya girdik. Biz 4-5 kişi kıkırdaya kıkırdaya gülerken bütün okul ciddiyetini bozmadı. Bizim binadan çıkan hocalarımızın yüzlerini gördükçe gülmekten yerlere düşer olduk. Neyse marş okundu herkes içeri girecek, bizim binanın önünde bir yığılma oldu inanamazsınız. Yaklaşık 10-15 dk insan trafiği kilitlendi. O zaman da ben sınıf temsilcisiyim. Disiplin kurulu sen gel, bütün sınıfı içeri sok. Pencereleri o sıcakta kapattır. 2 ders boyunca içeride bekledik ve sonrası beni disiplin kurulu karşıladı. Okulda ne kadar hoca var bana bir yüklendiler. Gülmemek için kendini zor tutarken azarlanmak çok garipti. Notlarımız iyi diye disipline vermediler ama sonrasında hiçbir konuda tolerans sağlamadılar. Karne günü matematik tekrarı yaptırmışlardı mesela.
Okul hayatımda sessiz ve sakin biri olduğum için hiçbir öğretmenle ciddi sayılabilecek bir durumum olmadı.
Aradığın bilgi, eğlence ve arkadaşlar burada.