+1

Eğitimimizde evrim kuramları için şu örnekler verildi; zürafanın boyu nasıl uzadı, elma ağacındaki elmayı almakniçin zıpladı zıpladı uzanmaya çalıştı ve boyu uzadı, ondan sonra boyunları uzun kaldı. Diğer evrim kuramında ise sonradan kazanılan özellikler bir sonraki nesle geçmez, yani ; erkek spor yapmış sürekli üçgen vücutlu olmuş, çocuğu üçgen vücutlu mu doğar, hayır üçgen vücutlu olmaz, sonradan olabilir ama eğer çalışırsa. Evrim kuramları diyorum çünkü kanun değiller, kuramda kalmışlar, yüzyıllar geçti hala kuram olarak kalıyor. İnançsız bilim insanları yağmur yağdığında sokağa çıkmazlar, çünkü yağmur yaparken asit yağma ihtinali yüksektir ama evrenin yaratıcısı buna izin vermediğinden asit yağmaz.

1 0
paylaş
+1

Evrim kuramları, gerçeği yansıtıp yansıtmadıkları konusunda son zamanlarda tartışma konusu haline geldi. Ben bu kuramların inanç yönünde ileri sürüldüğünü düşünüyorum. Yani gerçeklikten kopuk şekilde kuramları öne sürenlerin kendi inançları doğrultusunda geliştirdiği teoriler de diyebiliriz. Bilimde dahi mutlak bir doğru yoktur aslında. Yalnızca aksi ispatlanıncaya dek geçerliliklerini muhafaza ederler. Evrim kuramları ise bilimselliğin biraz daha kopuk ve başkalaşmış halidir benim görüşüme göre. Bilim, ortaya atılan ve gerçeğe en yakın olanı araştırmalar neticesinde ortaya atarken, evrim kuramları gerçeği inanç ile bağdaştırıyor. Daha öznel bir zemine yatırılıyor da diyebiliriz. Bir gerçekliği tüm çıplaklığı ile tanımlayamaz evrim kuramları benim açımdan. Net bir gerçeklik göremeyiz kısacası. Adı üstünde, kuram, teori.

+2

Bununla ilgili sorunlar var. Ben şahsen olabileceğini düşünüyorum. İnsanlarda kuyruk yok, ancak kuyruk sokumu var. Dünya milyarlarca yıl yaşında. Şuan neden evrilmiyoruz diyebiliriz. Ama dna larımız her geçen gün değişiyor. Ve bu gözle görülebilen bir şey değil.

2 0
paylaş

Aradığın bilgi, eğlence ve arkadaşlar burada.