Hm bilmiyordum hikayesini ama güzelmiş sevdim
'Pabucu dama atılmak' deyiminin ilginç hikayesi:
Osmanlı döneminde esnaf ve sanatkârların bağlı bulunduğu teşkilat, ticaretin yanında sosyal hayatı da düzene sokuyormuş. Kusurlu malın, malzemeden çalmanın ve kalitesiz işin önüne geçmek için de ilginç bir yöntem alınmış. Bir ayakkabı aldınız veya tamir ettirdiniz diyelim ama mal kusurlu çıktı. Böyle bir durumda heyet şikayeti yapanı ve sanatkârı dinliyormuş ve şikayet doğru çıkarsa ayakkabının bedelini şikayeti yapana geri ödeniyormuş. Aynı zamanda bununla kalmayıp insanların hangi sanatkârın iyi hangisinin de kötü olduğunu anlaması için de kusurlu olan ayakkabıyı o sanatkârın çatısına atıyormuş. Böylelikle gelen geçen de bunu görüp kimin iyi kimin kötü ayakkabı yaptığını biliyormuş. Bu şekilde pabuçları dama atılan esnaflar da gerçekten maddi zarara uğruyormuş. Pabucu dama atılmak deyimi de buradan çıkmış.
'Foyası ortaya çıkmak' deyimin ilginç hikayesi.
Kuyumcular yaptıkları yüzük, küpe ve gerdanlık gibi değerli eşyaların daha parlak ve daha göz alıcı görünmesi için FOYA adı verilen bir kimyasal ile kaplarlarmış. Zaman geçtikçe sürülen bu foya özelliğini kaybeder ve gerçek gün yüzüne çıkarmış. Halk arasında da bu yalan söyleyen sahtekarlık yapan kişilerin yalanları ortaya çıktığı zaman kullanılan bir tabir olarak yerini almış.
'Foyası meydana çıktı.'
Mangalda kül bırakmamak deyiminin kökeninin Osmanlı’da eşcinselliğe dayandığını biliyor muydunuz? Açıklama fotoğrafta.
Doğrusu zamanında çok okumuş biri olarak böyle bilgilerden bende çok var ama şimdi pat diye yazmaya kalkınca aklıma hiçbir şey gelmedi.. Düşündükçe daha da kaçıyor sanki :-) Belki sonra, hatırlarsam bir şeyler karalarım yine..
Aradığın bilgi, eğlence ve arkadaşlar burada.