0

Betimleme, sözcüklerle resim çizme işidir. Görme, dokunma, işitme, tatma ve koklama duyularımız aracılığıyla varlıkların niteliklerini, bu varlıkların duyularımız üzerinde uyandırdıkları izlenimleri belirtmektir. Betimleme, varlıkların belirgin özelliklerini tanıtıp göz önünde canlandırmaktır. Betimleyici anlatımda okuyucunun çeşitli duyularına seslenilerek anlatılan varlıkla ilgili izlenim kazanılması amaçlanır. Betimlemede asıl olan görselliktir. Bu nedenle gözle algılanan renk ve biçim ayrıntılarına büyük yer verilir. Betimlemelerde yazar, nesnel olabileceği gibi gözlemlerine duygularını, yorumlarını katabilir; düşsel öğelerden de yararlanabilir.
Betimleyici Anlatım Özellikleri:

Betimlemeler açıklayıcı ve sanatsal betimleme olmak üzere ikiye ayrılır.
Kişinin iç dünyasını anlatan betimlemelere tahlil (ruhsal portre) denir.
Kişinin dış görünüşünü anlatan betimlemelere fiziksel (simgesel) betimleme denir.
Roman, hikâye, tiyatro, gezi yazısı, şiir gibi türlerde kullanılır.
Kelimenin yan anlamına ve mecaz anlamlarına yer verilebilir.
Betimlemelerin iki biçimi söz konusudur: Açıklayıcı Betimleme ve Sanatsal (İzlenimsel) Betimleme
a) Açıklayıcı Betimleme:

Gözle görülenin anlatıldığı betimleme türüdür. Varlıkların ya da kişilerin dış görünüşüyle, olduğu gibi tanıtılması amaçlanır. Gözlem gücünden yararlanılır fakat kişisel yorumlara pek yer verilmez, duygular belirtilmez.

Açıklayıcı Betimlemenin Özellikleri:

Bilgi vermek amacıyla yazılır.
Genel ayrıntılar üzerinde durulur.
Ayrıntılar objektif (olduğu gibi)olarak verilir.
Amaç sanat yapmak için değil, bir konu hakkında bilgi vermektir.
Değişik duyulara seslenen özel ayrıntılar üzerinde durulmaz.
Betimlenecek varlığa kişisel duygu ve düşünceler katılmaz.
Bu tekniği uygulayan yazarın amacı, okuyucunun görmediği bir görüntüyü, olayı, yeri, okuyucunun kafasında canlandırmaktır. Yazar özellikle görme duyusundan yararlanarak okuyucunun hayalinde sözcüklerle sanki resim yapar. Betimleme özetle, okuyucuya izlenim kazandırmaktır.

Bu yöntemde beş duyudan ve hareket öğesinden yararlanılır. Hareket öğesi öyküleme yönteminin de öğesidir. Betimlemelerdeki hareketler birbirinden kopuktur. Neden-sonuç ilişkisiyle birbirine bağlanıp bir olaya yol açmaz.

Açıklayıcı Betimleme Örneği:

"...Akdeniz Bölgesi'nin çatısını Toros Dağları oluşturur. Dağlar bazı yerlerde denize çok sokulur; kayalık ve az girintili çıkıntılı bir kıyı üzerinde dikine inerler. Bazı yerlerde ise kıyı çizgisi ile dağ sınırları arasına Adana Ovası gibi geniş düzlükler girer. Bu bölge özelliğini kendine komşu olan ılık denizden alır. Fakat denizin etkisi yüzey şekillerine ve yükseltiye göre değişir..."

b) Sanatsal (İzlenimsel) Betimleme:

Görsellikten çok, izlenim ve sezginin ağır bastığı betimleme türüdür. Varlıkların duyularımız üzerinde uyandırdıkları izlenimleri belirtme amaçlanır.İnsanların iç dünyasıyla tanıtıldığı, tavır ve davranışlarının ele alındığı ruhsal betimlemeler de bu türe girer. Özel ayrıntılar üzerinde durulur.

0 0
0 yorum - paylaş -

Özel bir cevabı görüntülemektesiniz, tüm cevapları görüntüleyin.

Arkadaşların Ahmetesor'da senden habersiz para kazanıyor olabilir.

para kazan