Sevgilinle evlenmeden önce aynı evde yaşar mısın?

Yani bak bence sen çok farklı bir noktada takılıp kalıyorsun işte. Daha yaşamadan, neyin ne olacağını bilmeden direkt olumsuz sonuca odaklanıyorsun. Elbette her ayrılık acı verir. Çünkü her ilişkinin farklı bir boyutu, farklı bir çehresi vardır. Sadece bu türlü bir ayrılık ağır gelmez insana, ayrılıkların her türlüsü acıdır, kanatır. Anı yaşa @Emineyokus Mutlu olmaya bak. Kendini mutlu hissettirecek anların peşinden koş. Mutlu ol ki mutlu da edebilesin. İçinde bulunduğun o anın değerini bilmelisin. Düşün mesela; vapurdasın, karşıya geçiyorsun, hafif bir rüzgar vuruyor yüzüne ve gün de batmak üzere. Gün batımının kızıllığını seyrediyorsun, etrafında martı sesleri, belki yanında bir kız çocuğu gülümsüyor sana doğru, belki de gün batımının muhteşemliğine dalıp elindeki çayı yudumluyorsun... İşte o an tüm bu söylediklerimi yaşa, hisset. Cebinden telefonunu çıkarıp da gün batımının, çevrende olup bitenlerin fotoğrafını çekip bir yerlerde paylaşmak, birilerine atmak için uğraşma. O anın huzurunu iliklerine kadar hisset, mutluluğunu yaşa ve o eşsiz huzur dolu anı kaçırma! Sevgiyle kal.

Eğer bu konuda bir iç huzursuzluk yaşıyorsan canını sıkma, sakın üzme kendini. Ruhunu rahat bırak. Rahat bırak ki huzur bulasın. @Emineyokus geçmişte yaşadıkların senin geçmişindir. Onlara saygı duy, her ne yaşadıysan muhakkak sana bir şeyler kattığını hiç unutma. Ve bunun yanı sıra olumlu ya da olumsuz yaşanmışlıklara saplanıp kalarak kendine ve yanındaki insana olumsuzluklar katma. Anı yaşa olur mu?

Bana kalırsa bu durum o söylediğin şey için engel teşkil etmez; etmemeli. Eğer bunu siz ya da bir başkası hata ya da yaşanmaması gereken bir şey olarak görüyorsa eksik düşünüyor olabilir, zira bir insanı tanımadan önce ona ait geçmişi (iyi ya da kötü olabilir) sorgulamak, yanlış bulmak insanın eksikliklerinden biridir ve sağlıklı bir durum da ortaya çıkmaz. Eğer o insanı geçmişiyle yargılamak gibi bir hataya düşerseniz her daim, siz anı kaçırırsınız, yaşadıklarınızdan veya yaşayacak olduğunuz birçok şeyden uzaklaştırmış olursunuz. Kaldı ki böyle bir ilişkiye de ilişki denemez zaten. Zamanla sözler, duygular ayyuka çıkar ve artık mutluluk denen şeyi elinizin tersiyle fark edemeden itmiş olursunuz. Mantığınızı kullanarak karşınızdaki insanı, yaşadıklarını, açıklamalarını dikkate alarak eğer güvenerek, inanarak yaklaşabilirseniz sanırım her şey daha kolay olacaktır. İnsan geçmişini bilmeli, gerçekten geçmişiyle bağlam kurarak hatalarını ya da doğrularını tüm gerçekliğiyle önüne koymalı ki kendi iç huzurunu bulabilsin ve böyle olunca da karşıdaki insana huzur verebilsin. Ayrıca şunu da bilmeni isterim ki “her insanda bulabileceğin duygusal karşılık farklıdır, bu sebeple neden bazı şeylerin tadını unuttursun ki sana?” Unutma, her kalpte, her ruhta yaşayacağın, hissedeceğin şey bambaşkadır. Bir önceki ya da öncekilerle yaşadıklarının içeriği, hissettirdiği şeyler ile yeni biriyle yaşayacakların başkadır. Bence bu konuda keskin bir sonuca varmak çok da akılcı olmaz.

Gayet mantıklı.Ama ayrıldığınızda ve başka biriyle evlilik yolunda gittiğinizde bu size engel olmayacak mı.Sizin için sıkıntı olmasa dahi evleneceğiniz kişi bunları öğrendiğinde sıkıntı çıkarmaz mı.İnsan iyisini de kötüsünü de tek bir kişide yaşamak istemez mi.Birlikte yaşamak böyle şeylerin tadını unutturur.Evleneceğin insanla yaşayacağın şeyleri başka biriyle daha önce yaşamış olduğun için onun lezzetine varman zor olur.Ve bu da evlilikte problemlere yol açar

Elbette ağır gelir, her iki taraf için de. Fakat sorduğun soru üzerinden gidersek ilişkideki iki kişi de birbirini gerçekten, her yönüyle tanımak isterse birlikte ortak bir alanı paylaşmaları bence daha sağlıklı kılacaktır o ilişkiyi. İşte o zaman anlarsın erkek ya da kadının gerçek yüzünü. Böylece her yönüyle senin hayatında olması gereken biri mi, seni mutlu edebilecek mi, sana artı değer katacak mı diye. Tabi bu benim mantığım @Emineyokus

Peki diyelim ki aynı evde yaşadınız.Birçok şeyi yaşadınız.Ama ayrıldınız.Bu size ağır gelmez mi?