Ahmet beyi merak eden bir ben miyim?

Ahmet kim onu bilmiyorum ama size bir fıkra anlatayım belki bilirsinizdir.
Adamın birinin papağanı varmış, komşusu olan Ahmet beyin de kafası kelmiş. Ahmet bey ne zaman sokağa çıkacak olsa bizim papağan:”şşş şşş şşş Ahmet bey kelleni s...” dermiş. 1 gün 2 gün 3 gün derken Ahmet bey papağanın çenesinden artık sokağa çıkacak yüzü kalmamış. En son çare en iyisi sahibine söyleyeyim demiş. Durumu papağanın sahibine anlatmış. Sahip de sen merak etme yarından itibaren rahat bir şekilde sokağa çıkabilirsin ben ona dersini veririm demiş. Daha sonra sahip de papağanı karşısına almış, bir daha Ahmet beye o lafları edersen kafanı koparır ve seni kedilere veririm demiş.
Ertesi gün sabah Ahmet bey çektiği çilenin artık son bulacağı düşüncesi, papağanın ona birşey demeyeceği heyecanı ve göğsünü gere gere çıkabilecek olması coşkusuyla sokağa çıkmış. Bizim muzur papağanın yanından biraz ilerledikten sonra papağan seslenmiş:
“ şşşş şşşş şşş Ahmet bey anlarsın ya...” demiş.
Tabi bizim Ahmet bey de anlayacağını anlamış ve ardına bakmadan patlıcana dönmüş bir halde oradan hemen tüymüş...
( Sahi bizim Ahmet bey de kel midir acep)